Efor testi eforla provoke olan kardiyak anormallikleri ortaya çıkarmak ve kişinin fonksiyonel kapasitesini belirlemek için kullanılan ‘koşu bandı’ testidir. En yaygın kullanım nedeni koroner arter hastalığı (KAH) tespitidir. Testin KAH için duyarlılığı (hastalığı teşhis gücü) %70 civarındadır, hastalığı dışlama gücü ise görece daha yüksektir. Duyarlılık çok damar hastalığı ya da sol ana koroner arter tutulumunun olduğu durumlarda biraz daha yükselmektedir. Fakat KAH riski düşük olan hastalarda ise testin duyarlılığı düşer.
Tanı amaçlı olarak test yapılacak ise antianginal ilaçların, 2-4 günlük bir periyotta doz azaltılarak Β-blokerlerin, biraz daha erken olmak kaydıyla Digoksin gibi ilaçların kesilmesi gerekir. Efor testi yapamayan hastalarda ise alternatif olarak farmakolojik ajanların kullanıldığı nükleer testler veya stres ekokardiyografi tercih edilmektedir.
Orta ya da şiddetli anjina varlığı, artan nörolojik semptomların varlığı gibi klinik durumlar ile EKG’ de oksijenizasyonun bozulduğu iskemik çökmelerin varlığında test sonlandırılır. Bu durumlar Efor testinin pozitif olduğunun işareti olup koroner görüntüleme ihtiyacı doğurur.
Test nasıl yapılır?
Testten 1-2 saat önce yiyecek, alkol, kafein veya tütün ürünleri alımı kesilmiş ve hastanın istirahat etmiş olması gerekir. Efor testinde hedef; yaşa göre belirlenmiş maksimum kalp hızına (220-yaş) ulaşmaktır. Maksimum kalp hızı %85-100 aralığında kalmış ise test submaksimal, %85’in altında kalmış ise de yetersiz olarak yorumlanır. Bu durumda efor testi duyarlılığı düşmüş olur. En fazla tercih edilen Bruce protokülünde test şu şekilde yapılır. Koşu bandı 3’er dakikalık belli hız ve eğimde ve her bir periyotta eğim ve temponun artttığı genelde 4 evre halinde çalıştırılır yaklaşık 12 dk süren ve efor bitiminde ise 3 bazen 6 dk’ya kadar uzatılabilen toparlanma (recovery) fazıyla tamamlanır. Yaşlı ve fonksiyonel kapasitesi düşük olanlarda ise aynı hızda fakat eğimin daha az olduğu iki ısınma evresinden oluşan modifiye hali kullanılır.